Fıkralar

Tavizler tavizler

10.07.2017 00:41

Her sabah ezan okuyan bir horoz varmış. Bir gün sahibi:

- Tekrar tekrar ezan okuma! Yoksa tüylerini yolarım, demiş.

Horoz korkmuş ve kendi kendine düşünmüş:
- Zaruretler mahzurları mübah kılar. Canımı kurtarmak için ezan okumaktan vazgeçmeliyim. Nasıl olsa başka horozlar var. Her halükarda onlar ezan okur.
Ve horoz ezan okumayı bırakmış.

Bir hafta sonra sahibi tekrar gelip:
- Eğer tavuklar gibi gıdaklamazsan senin tüylerini yolarım, demiş.

Horoz bu tehdit üzerine horozluktan da vazgeçmiş ve tavuklar gibi gıdaklamaya başlamış.

Tam bir ay gıdakladıktan sonra sahibi tekrar gelmiş ve bu kez şöyle demiş:

- Şimdi de tavuklar gibi yumurtlayacaksın yoksa yarın seni keserim!!!

Bunun üzerine horoz ağlamaya başlamış ve demiş ki:
- Keşke ezan okurken ölseydim!!!

 

Akıllı köpek

22.06.2017 22:37

Vaktiyle Afrika'da küçük bir köpek, kelebek peşinde koşarken ormanda kayboldu. Küçük köpek bir leoparın kendisine doğru yaklaşmakta olduğunu görünce yerde bulduğu kemikleri yalanmaya başladı. Bir yandan da leoparın duyacağı şekilde "Amma da lezzetli leoparmış." diyerek ağzını şapırdattı. Bunu duyan leopar köpekten korkup saldırmaktan vazgeçti. Tüm bu olup bitenleri maymunun biri görmüştü. Maymun olup bitenleri leopara anlatırsa onunla arasının iyi olacağını düşünerek gidip ona anlattı. Leopar öfkelendi ve maymuna sırtıma atla da gidip şu uyanığa dersini verelim dedi. Leoparın sırtında maymunla geldiğini gören küçük köpek onları görmemiş gibi yaparak söylenmeye başladı: Nerde kaldı bu maymun! Akşam yemeği için leopar getirecekti. 

Turşu mu darbe mi?

25.07.2016 15:21

Güney Amerika'da bir uzmana sormuşlar:

-Turşu yapmak mı daha kolaydır, darbe yapmak mı?

Uzman cevap vermiş: 

- Darbe yapmak kolaydır. Çünkü hıyar turşusu yapacaksan aynı boyda hıyarlar bulup bunları kıvamında tuz, sirke ve limon içinde bir müddet bekletmek gerekir. Sizin anlayacağınız uzun iş. Ama darbe yapmak için üç hıyar yeterlidir.

Benim paramla

15.04.2016 18:04

Adamın biri dilenciye beş lira verir. Dilenci parayı alır ama adama sitemle sorar:

- Yahu sen iki yıl önce bana hep yirmi lira verirdin. Geçtiğimiz yıl on liraya düşürdün şimdi de beş lira veriyorsun, neden?

Adam:

- İki sene önce evlendim bu sene de çocuğum oldu. Durum bundan ibaret, deyince dilenci:

- Vaay, demiş. Demek benim paramla ev geçindiriyorsun.

Balıkçı ve balık

15.04.2016 17:46

Dursun Temel'e sormuş:

- Ula Temel, evlenme yıldönümlerini erkekler neden hep unutur da kadınlar unutmaz?

Temel cevap vermiş:

- Uşağum, demiş kadınlar balıkçı gibidir de ondan.

Dursun'un anlamaz gözlerle baktığını görünce de devam etmiş:

- Bir balıkçı oltasına takılan balığı hiç unutmaz, balık ise bu anı hep unutmayı tercih eder. 

Yahudi dilenci

14.03.2016 23:32

Roma’da Hıristiyanların pazar ayini varmış. Papa'nın bile katıldığı bu büyk ayinde ortalık mahşer yeri gibiymiş! Ama kilisenin kapısında iki adam dikkat çekiyormuş. Bunların önünde de yazılı iki levha varmış:

Levhanın birinde, “Hıristiyan kardeşinize yardım edin.” diğerinde ise “Yahudi kardeşinize yardım edin.” yazıyormuş.

Ayinden çıkanlar iki dilenciye de bakıyor ve tabi ki Hıristiyan olana para veriyorlarmış, üstüne üstlük Yahudi olana pis bakışlar atıyorlarmış.

Ayinden çıkan biri, Yahudi olan dilencinin yanına yaklaşmış ve demiş ki,

- Yahu bari başka bir şey yazsaydın, bu şekilde kimse sana yardım etmez.

Yahudi olan öteki sözde Hıristiyan olana seslenmiş:

- Hey Salamon! Şu herife bak, gelmiş bize ticaret öğretiyor!

Nereye gidelim?

27.01.2016 13:33

Temel işten gelmiş. Karısı: 

- Sorma Temel. Bugün doktora gittim.

- Eee ne dedi doktor?

- Deniz kenarında bir ay tatil yapmam gerekiyormuş. Nereye gidelim dersin?

- Başka bir doktora.

Dua

20.10.2015 21:36

Vaktiyle bir kanaat önderini milletvekilleri ziyaret eder. Ziyaretin ardından vedalaşıp ayrıldıklarında çevresindekiler sorarlar:

-Efendim, sizi ziyarete gelen milletvekillerine dua ediyor musunuz?

Kanaat önderi: Hayır, der. Milletvekillerine bakıp memleketim için dua ediyorum.

Zorlu seçim

16.09.2015 12:54

Zengin, kendini beğenmiş ve her istediğini yaptırmaya alışmış bir kadın, ünlü bir ressama giderek portresini yapmasını istemiş. Şöyle de şart koşmuş:

- Hem bana benzesin, hem de çok güzel olsun.

Ressam, kadına şöyle bir bakmış ve şöyle demiş:

- Maalesef hanımefendi, ikisinden birini seçmek zorundasınız.

Nasıl yetişeceksin?

11.09.2015 20:39

Sultan 2. Mahmud zamanında bir adam, Ramazan'da bazı dost ve tanıdıklarını iftara davet etmiş. Davetliler arasında meşhur şairlerden İzzet Molla da bulunuyormuş.

Yatsı ezanı okununca cemaatle namaza durmuşlar. İmam, namazı neredeyse iki secdeyi bir edecek kadar hızlı kıldırıyormuş. Çok kısa zamanda sonuncu rekâtın tahiyyatına gelmişler. O sırada dışarıdan bir adam gelip namaz kıldıklarını görünce:

- Hazır abdestim varken ben de cemaate yetişeyim, deyip safa gireceği sırada cemaat selam vermiş.

İzzet Molla dönüp adama şöyle demiş:

- Be adam! Biz içindeyken yetişemiyoruz, sen dışarıdan gelip nasıl yetişeceksin?

Öğeler: 1 - 10 / 79
1 | 2 | 3 | 4 | 5 >>